
Vakti zamanında eniştem tüm klasikleri büyük bir hevesle almış.Zamanla eşin dostun ufak tefek ödünç almalarıyla koleksiyon giderek küçülmüş ben bunu fark ettiğimdeyse neyse ki çok da geç olmamıştı hemen duruma el koyup kitapların hepsini eniştemden rica ederek (?!) aldım:)İşte bu kitap da taa lise çağlarımdan beri raflarımda durur durur da el sürmezdim.Ne zaman ki thalassapolis'in blogunda haziran ayında bu kitabı okumayı önerdiğini gördüm ve algıda seçicilik kazandım.Hemen başladım okumaya.Gördüm ki hem kitabım eski hem anlatılan zamanlar:)Bu da olaya ayrı bir güzellik kattı.Birinci dünya savaşı sırasında Rusya'nın Don Nehri yakınlarında yaşayan Don Kazakları'nı anlatıyor.Bunu da Gregor Melehov lar (Bazı yayınlarda Melekov olarak geçiyor) aracılığı ile yapıyor.Yeri gelmişken kitap çoğu yerde Durgun Akardı Don diye geçiyor bunun sebebini editör şöyle açıklamış:"O dönemde Sovyet edebiyatının yabancısı olan ve romanın konusu hakkında hiç bir bilgiye sahip olmayan İngiliz okurlarına hem "Don'un bir nehir olduğunu 'flows'(akar)
sözcüğünü ekleyerek açıklamak amacıyla hem de 'Sakin Don','Sessiz Don' ya da 'Durgun Don' gibi kısa bir adın ilginç gelmeyebileceği düşüncesiyle,İngiliz çevirmen çevirisinin ilk bölümüne romanın şiirsel yapısına uygun bulduğu 'Don nehri sakin akar',ikinci bölümüne de 'Don nehri vatanı olan denize akar' adını vermek gereği duymuştur."
Yani demek ki kitaba verilen isim son derece önemliymiş onlara göre.Halbuki birinci cilt okunmaya bir başlanılsa ismin çok da önemli olmadığı görülür.Çünkü hiç de gözümü korkuttuğum gibi değildi gayet akıcıydı.İkinci ve üçüncü ciltte açıkçası biraz sıkıldım çünkü cepheler,iç savaşlar çok yoğundu.Dördüncü ciltteyse yine beklediğim pembe dizi kıvamını yakaladım:)Ama bir çok hazin son oldu üzücüydü.Şimdi kitabın ilk cildinin ilk resmini ve son cildin son resmini koyacağım.Siz de görünce neler olduğunu anlayacaksınız ama tabi okumanız buna yeğdir:)
 |
Son resim |
 |
İlk resim |
thalassapolis'a çok teşekkürler!