28 Haziran 2011

Willy'ler de kahvaltı

Blog dünyasını ilk keşfim güzel sofralarını yayınlayanların sayfalarını görmemle olmuştu.Sonra sonra blog dünyasının kocaman olduğunu ve kitap alma hızımla okuma hızımın aynı olmayışının bir tek bende olmadığını görüp mutlu olmuştum.Neyse konuyu çok dağıtmadan bugün yaptığımız kahvaltıya geliyorum.Bu güzel sofranın mimarı Willy:)Sağolsun süper bir sofra hazırlamış.Biz de hakkını verdik ne yalan söyleyeyim.Sildik süpürdük.Rejimler askıya alındı.Aramızdan bir kuş 10 gün içinde yuvadan uçacak olduğu ve düğününde hepimizin içine girmek istediğimiz ama fermuarlarla savaş verdiğimiz elbiselerimiz de olsa bana mısın demedik gidene kadar yedik:)



Tarçınlı kurabiye aynen hazır gibiydi.Kahveyle mükemmel uyuyorlar aslında iki üç günde bir yapacaksın evde kavanozda duracak hem ani misafire hem de süper bir atıştırmalık:)Tarifini aldım bakalım başarılı olabilecek miyim Willy gibi?

Bu resimde gözüken tül gelin adayımızın kınası için hazırladığımız şey.Hani kına yakıldıktan sonra el sarılsın diye.Onu da dün gece konfeksiyon işçisi edasıyla oturup bitirdik.Ama çok güzel oldu.Bitmiş halinin fotosu cumartesi kınadan sonra:)


 
Ve biz buluştuk mu oyunsuz olmaz.Tabudan sonra yeni sevdamız.Eğer tabu oynamayı seviyorsanız ve artık leb demeden leblebiyi anlayacak kıvamdaysanız Cranium imdada yetişiyor.Hamurdan heykeller yapma,ekip arkadaşını kukla gibi kullanma,gözün kapalı şekil çizme,şarkı mırıldanma gibi farklı farklı bölümleri var ve çok eğlenceli:)Oyunun açılışını  bizimle yapan Cansu arkadaşıma çok teşekkür ediyorum!


Ve bu akşam Ankara'ya gidiyorum hayatımda ilk defa yani küçükken düğüne götürmüşler ama hatırlamıyorum bile o  yüzden o sayılmaz.Gerçi sadece bir gün boyunca orada olacağım sevgilimin mülakatı için gidiyoruz umarım iyi geçer.Şimdilik bu kadar benden sevgiler...

27 Haziran 2011

Caramel

Bu film için harikaydı ,süperdi diyemem.Ama çok güzel vakit geçirdim.Tam bir kadın filmi.Kendi kendinize geçireceğiniz birbuçuk saatiniz varsa eğer tavsiye ederim.Film bir güzellik salonunda geçiyor.Burada çalışan dört kadının hikayesini anlatıyor.Bir de mahalledeki terzi kadınla dünyalar tatlısı huysuz şirin ihtiyar olan annesini.Klasik kadın hikayeleri ile dolu bir film.Ama çok sıcak samimi bir dille anlatılmış.Müzikler güzel.Bence mutlaka orjinal şekliyle izleyin türkçe dublajsız.

NADİNE LABAKİ

Yönetmeni Nadine Labaki aynı zamanda başrollerde.Çok güzel bir kadın.Filmini Beyrut'a adamış.Bizim NBC nin güzel ve yalnız ülkesine adadığı gibi.Film böyle nasıl desem hani kadın kadına toplanır ağda yaparsın,dert anlatırsın ya birbirine öyle bir film.Bence izleyin:)






25 Haziran 2011

İstanbul Akvaryum


Selam!
Cumartesi günü çok güzel bir yere gittik ve paylaşmasam olmaz:)Şöyle anlatayım önce buluştuk Hisar a gittik kahvaltı yaptık,hava sıcaklamaya başlayınca hadi artık kalkalım dedim olur kalkalım nereye gidelim diye sordu Bay G.Ben de fark etmez kapalı bir mekan olsun klima olsun dedim.Sürmeye başladı gittikçe gidiyoruz, hayırdır kaçırıyorsun galiba beni diyorum çünkü neredeyse havaalanına varıcaz! Derken İstanbul Akvaryum tabelaları gözüme çarptı.Aa dedim bak böyle bir yer var oraya gidelim.Tamam dedi girdik içeri,resepsiyondaki görevliden bilgi alıyoruz.Ücreti söyledi 29 TL ben de hm çok iyi o zaman başka zaman geliriz diye gitmeye yol alırken kızcağız size öğrenci yaparız diyor bu sırada sevgilim de parayı çıkarmış veriyor.Bu ayrıntıyı niye anlatıyorum çünkü sevgilimin amacı zaten bana süpriz yapmakmış herşey planlıymış yani:))Yani resepsiyondaki kızı tebrik ediyorum hadi ben boş bulunup ücretle ilgili renk verdim o da sağolsun çok candandı:)
Neyse sonuç olarak içeri girdik tabii hazırlıksız olduğum için foto makinem yanımda değildi hepsini telefonla çekebildiğim kadar çektim.Böyle 16 bölgeye ayırmışlar.Karadeniz'den başlıyorsun gezmeye en son da yağmur ormanları var.He buarada içeride çok güzel bir Sütiş var hani soluklanmak isterseniz.Yalnız burayla ilgili çok saçma birşey zaten girişe o kadar para alıyorlar otopark da ücretli,gereksiz.Çalışanlar çok güleryüzlü yeni açıldığı için olabilir tabi:)



Bu çok hızlı yüzdüğü için hiç yakalayamadım vatoz



Bu tipsiz gerçekten de orada:)

Denizler,depremler ve atların tanrısı Poseidon

Denizatları ters düz demeden öyle sarmışlar kuyruklarını duruyorlar,Çin de şifa için kullanıyorlarmış




Bunu her çevirişte Süveyş Kanalı ile ilgili bir bilgi veriyor

İşte o bilgilerden biri




Şu sağda gözüken şey gerçekten de buz altında yazmasına rağmen nedense inanmayarak dokundum ve  irkildim:)


Dostlar korkmayın İstanbul'da güvendeyiz sular ancak bu kadar yükselince İstanbul da gidiyor


Yağmur ormanlarından bir bölüm buranın iklimini aynen oralar gibi nemli ayarlamışlar çok durulmuyor.




Şimdi ilginç birşey oldu ben odamda bu yazıları yazarken haberlerde Başbakan buranın açılışını yapıyordu ve 3 gün ücretsiz olduğunu söyledi.Ne diyelim bence güzel bir fırsat.Mutlu hafta sonları diliyorum herkese...

20 Haziran 2011

babalar günü


           Bu bizim ellerimizle yaptığımız babalar günü pastamız.Emekçi babam canım babam
bugün pazar olmasına rağmen çalıştı ve geç gelebildi.Hayatta sırf onun varlığı bile şanslı olduğumun göstergesi.Onun kızı olmaktan gurur duyuyorum.Gün bitmeden hızla paylaşıyorum...
         

11 Haziran 2011

Selam
Anlatmaya perşembe gününden başlıyorum.Hatta çarşamba akşamından başlıyayım.Efendim çarşamba akşamı ailecek eski kameraya çekilmiş görüntüleri izledik yaklaşık olarak on sene öncesini.Vallahi izlemeye tahammül edemedim o ergen hallerimi ses tonum,asabiyetim!Kardeşim 23 Nisan töreninde görevliymiş hep beraber onu izlemeye gitmişiz her yer çocuk herkes şen.Benim yüzümde öyle bir ifade var ki taramalıyla millete dalacağım sanki.Çok şükür bitmiş ergenlik...


Gelgelelim perşembe sabahına kalabalık bir ekip olarak 
Fethipaşa'ya kahvaltıya gittik, güzel güzel muhabbet ettik. Sonra aramızdan bir ay sonra dünya evine girecek olan kuzucuk ayrıldı güzel evine beyaz eşyaları gelecekti, ona pek doyamadık. Biz biraz daha oturduk bu sefer de işi gücü olan ekip aramızdan ayrıldı.Kaldık üç kişi biz de biraz oturduktan sonra Nautilus'a gidip yemek yedik.Gezdik dolandık.


Evlere geldik derken akşam da sinema için sözleştik.Hangover 2 ye gittik.Ben birincisini izlememiştim o yüzden bu bana eğlenceli geldi epey güldüm ama çıkışta kabarttığım kulaklarımla ilk filmi izleyenlerin bunu beğenmediklerini duydum.



Cuma günü ise bir iş görüşmesinin ardında Olric le buluştum.Beşiktaş'da çay içtik ve tabiki Alkım'a gittik ve dostum bana kaşla göz arasında çıktığından beri istediğim Murathan Mungan'ın Şairin Roman'ını aldı!!!
Elimdeki Durgun Don bitsin hemen başlıyacağım.O da şu blogdan (http://thalassapolis-neokudum.blogspot.com) esti bana yılardır duruyordu evde hazır rastgelmişken okuyayım dedim açıkçası biraz tedirgindim ağır gelir sıkılırım diye ama gayet pembe dizi havasında ilerliyoruz şimdilik.

08 Haziran 2011

Such a lovely day

Dün sevgilimle güzel bir gezinti yaptık.Emirgan'a gittik.Sahildeki Sütiş o kadar kalabalıktı ki hiç içimizden gelmedi oraya oturmak.Daha kenarda olan Çınarlı Kahvesine oturduk bizde.Buraya dışarıdan yiyecek getirebiliyorsun Çengelköyde'ki Çınaraltı gibi.Gayet güzel kendi halinde bir yer kenardan denizde gözüküyor:)Sonra kalktık Emirgan İskelesi'nden motora bindik ufak bir boğaz turu yaptık.Bebek'de indik dondurma yedik ve postcrossing den bulduğumuz kartpostal arkadaşımıza Bebek postanesinden kartımızı attık.Oradan Beşiktaş'a geçtik.Yemek yedik ve dağıldık:)

Akşama ahbap çavuşla buluştuk Üsküdar'da Filizler Köfte ye gittik.Sene başında açılan süper manzaralı bir yer.Ama dün akşam servis tam bir felaketti her masadan şikayetler yükseliyordu.Ben bir çayı üç kere söylemek zorunda kaldım bilmiyorum benim yerimde başkası olsa o kadar sabırlı olur muydu? Fiyatlar normal benim karnım aç değildi tiramisu söyledim kremayı basmışlar.Arkadaşım köfte yedi porsiyonlar biraz küçük lezzeti ise fena değil.Fiyatlar normal mekana ve manzaraya göre oldukça uygun.Baya da kalabalık oluyor mekan haftasonları rezervasyonsuz biraz zor yer bulunuyor.Dün bir de akşamın 9 u olmasına rağmen iş makinesi çalışıyordu dolayısıyla pek keyif alamadık.Ama bir kere daha şans veririm  güzel manzarası için.Şimdilik bu kadar,sevgilerimle...

05 Haziran 2011

Lüküs Hayat

Selam
Dün artık kaçıncı kere izlediğimi hesaplamakta zorlandığım bir oyuna gittim.Tahmin etmesi çok güç değildir sizin için.Lüküs Hayat tabiki:) Ama bu seferin diğerlerinden bir farkı vardı ilk kez açıkhava sahnesinde izleyecektim.Geçen sene açıkhava da İstanbul Efendisi 'ni ve Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz 'ı izlemiştim.İstanbul Efendisi'nin ses düzeni çok kötüydü o yüzden hiç keyif alamamıştım ama Aziz Nesin'in eseri mükemmeldi.Bir kere Mert Turak oynuyor!Kabare'de döktürmüştü bu oyunda da döktürüyor.Hasibe Eren'i de - nam-ı diğer Sıdıka - izlemek çok keyifliydi.
Ama gönlümün yıldızı tabi ki Zihni Göktay! 27 senedir Lüküs Hayat'ta oynuyor.İlk kez izlediğim de ortaokula falan gidiyordum sanırım ve Suna Pekuysal ile birlikte oynuyordu.Kendimi çok şanslı görüyorum O'nu yakalayabildiğim için.Dün Açıkhava deyim yerindeyse yıkılıyordu.Yalnız şöyle ufak bir maceramız oldu oyuna gelmeden önce. Beşiktaş'ta yemek yedikten sonra dört kız arkadaş bindik taksiye dedik açıkhava tiyatrosuna,çıktık yola Harbiye' nin oralarda bir kuyruk şaşırdık daha oyuna bir buçuk saat var bu ne ilgi dedik indik taksiden.Kuyruk nasıl uzun ama bir yandan kuyruğun sonuna doğru ilerliyoruz bir yandan da düşünüyorum.Neden bira satıyorlar neden gelen kişiler bu kadar süslenmiş bir yandan da seviniyorum yaşıtlarımın tiyatroya olan ilgisine.Sonra emin olmak için sorduk :
-Pardon, Lüküs Hayat kuyruğu değil mi?
-Yoo Serdar Konseri
Evet dumur olmuş vaziyette durumu kavradık bizim açıkhava alanımıza biraz daha yürümemiz gerektiğini anlamıştık.Daha önce iki kez geldğim yeri bile bulamayışıma mı yanayım aklımdan geçenlere mi bilemedim:)
Lüküs Hayat'ın bazı oyuncuları mesela Belkıs Hanım'ı oynayan Aslı Aybars değişmiş çünkü o güzel Ririiii uzatmaları yoktu yani vardı da şu anda kim oynuyorsa adını bulamadım başarısızdı.Kostümler biraz değişmişti.Ama Zihni Göktay harikaydı yine güncellemişti esprilerini. Ne diyebilirim iyi ki varlar!